Özellikle müzik çalar özelliği olan aygıtların yaygınlaşmasından sonra ailelerin daha çok merak ettiği bir konu halini alan ders çalışırken müzik dinlemek. Ülkemizde ve dünyada bir çocuk çok erken yaşlardan itibaren her türlü müziğe ulaşabileceği bir akıllı telefona, tablet ya da bilgisayar sahibi oluyor. Öyle ki henüz okula başlamamış çocukların bile zaman zaman bu 3 aygıttan birinde vakit geçirdiği görmek mümkün. Bu anlamda çocukların şarkı ve müziklere erişimi de giderek kolaylaşmış oluyor. Etrafımızdaki genç – çocuk profilini düşündüğümüzde, kulaklarında kulaklık olmadan gezen yalnız bir çocuk görmenin ne kadar zor olduğunu fark edeceksiniz. Hatta artık birçok çocuk erken yaşlardan itibaren müzik aletleri üzerinde eğitim almak ve kendini geliştirmek için çabalıyor.
Yani günümüz çocukları bir şekilde müzik bağımlısı olmuş durumda. Bu çocuklara geleneksel bir yaklaşımla ders çalışırken müzik dinlemeyi kökten yasaklamak da müthiş derecede ters tepki ihtimali olan bir hareket. Alınacak ters tepkiyi bir kenara bırakırsak zaten boş zamanlarında müzik aletleri ile uğraşmak ve müzik dinlemek çocuk gelişiminde birçok yönden pozitif etkiye sahip alışkanlıklardır. Öyle ki ders çalışırken müzik dinlemek bile çocukların zihinsel fonksiyonlarını güçlendirmektedir. Zira uzun yıllardır süregelen akademik çalışma, deney ve gözlemler sonucunda bazı ses frekanslarının insanın beyin fonksiyonlarına, öğrenme kapasitesine ve hızına hatta vücut sağlığına varana kadar olumlu / olumsuz etkileri olduğu tespit edilmiştir.
Piyano ve Klasik Müziğin Çocuk Eğitimine Katkıları
Daha önce belirttiğimiz gibi modern çağ çocuk profili ele alındığında artık müzik aletleri ve müzik dinlemekten ayıramadığımız bir nesil ile karşı karşıyayız. Bu durum sanat dallarının gelişimi açısından çok önemli.
Peki ders çalışırken müzik dinlemenin veya boş zamanlarda müzik aletleri ile haşır neşir olmanın akademik alandaki katkısı nasıl oluşuyor?
Bu noktada aslında ders çalışırken müzik dinlemek kavramını biraz daha daraltmak gerekebilir. Çünkü ders çalışırken müzik dinlemekten ziyade ders çalışırken hangi müzik dinleniyor, bu kısım daha önemli. Müzik aletlerinde de hemen hemen her enstrümanın beyin fonksiyonlarına olan pozitif etkileri mevcut iken piyano bu noktada oldukça etkili ve diğer enstrümanlara göre zihinsel gelişimi daha fazla desteklemekte.
Müzik aletleri konusuna gelecek olursak, özellikle erken yaşlarda başlayan bir piyano eğitimi ile çocuk beynindeki nöron ağının daha güçlü olmasını sağlamak mümkün. Bu sayede çocuk büyüdükçe problem çözme ve hızlı karar verme gibi yeteneklerinde, piyano eğitimi almayan akranlarına göre rahatlıkla gözlemlenebilir farklar oluşuyor. Piyano kendine has bu özelliğiyle gerçekten müzik aletleri arasında mucizevi bir yerde konumlandırılırken, notalarla uğraşan bireylerin müzik aletleri ile alakası olmayanlara göre beyin fonksiyonları açısından her zaman bir adım önde olduğu da bir gerçek. Yani eğer çocuğunuz piyano değil de başka müzik aletleri ile ilgileniyorsa rahat olun. Hem severek uğraştığı bir enstrüman olduğu için daha iyi motive olacaktır hem de piyano ile kazanacaklarına yakın yetileri başka enstrümanlardan da kazanabilir.
Ders çalışırken müzik dinleme seçimi de tıpkı erken yaşta piyano seçimi gibi bazı kritik farklar yaratabiliyor. Aslında ders çalışırken dinlenecek müzik ile piyano eğitimine başlamak arasında tahmin edebileceğiniz gibi bir paralelellik de söz konusu.
Şöyle ki; ders çalışırken piyano ağırlıklı, klasik müzik dinlemek aslında az önce ortaya attığımız “hangi müzik?” sorusunun da kısmi cevabı niteliğinde.
Müzik dinlemenin insan davranışları ve beyin fonksiyonları üzerinde olan etkileri ile ilgili derinlemesine yapılan araştırmalar sonucunda özellikle farklı ses aralıklarında (Hz) yapılmış müziklerin insan zihni ve psikolojisi üzerinde farklı etkileri olduğu saptanmıştır. Buna göre piyano ve klasik müzik bestelerinde ortalama kullanılan ses aralığı (432Hz). İnsan ve çocuk beyni için üretkenlik, zihinsel fonksiyonların hızlanması, öğrenmenin güçlenmesi ve hızlı ve doğru karar verme gibi yetileri geliştirmek için ideal ses aralığının (438 Hz) olduğunu düşündüğümüzde, bilimsel olarak piyano ve klasik müziğin insan davranışları ve zihni üzerindeki pozitif etkileri ispatlanmış oluyor.
Yani ders çalışırken müzik dinlemek kadar boş zamanlarda meşgul olunan aktivite de çocuk yaş ders başarısı açısından büyük önem arz ediyor. Bu nedenle dünyada modern eğitim veren kurumların birçoğunda artık piyano başta olmak üzere müzik aletleri ile ilgili her türlü imkân çocuklara sunuluyor. Bilindiği üzere, klasik müzik ve piyano bestelerinde kullanılan notalar matematik ile paralellik arz eden bir yapıya sahip ve klasik müzik besteleyebilen kişilerin aynı zamanda “dahi” derecesinde matematik yetisi sergilediklerini görmemiz mümkün. Bu sebeple özellikle klasik müzik ve piyano ile meşgul olan bireylerin genel zihin fonksiyonlarının arasında matematikle ilgili olan yetilerin çok daha yüksek seviyelerde geliştiğiyle sık sık karşılaşıyoruz.
Özellikle erken yaş çocuk bireylerle ilgilenen kurumlarda her geçen gün piyano ve müzik aletleri eğitimine verilen önem artıyor. Bununla birlikte her yaş grubunda müzik dinletme faaliyetleri de günden günde çoğalıyor. Bu gelişmeler dolayısıyla çocukların ders çalışırken müzik dinleme konusunda da daha faydalı seçimler yapması sağlanıyor.
Ders Çalışırken Dinlenecek Müzik Nasıl Seçilir ?
Günümüzde eğitim ve psikoloji alanında yapılan yeni çalışmaların bir sonucu olarak, herhangi bir şekilde notalarla irtibat kurmanın ( müzik aletleri , müzik dinleme vb. ) insanın zihinsel gelişimi ve mevcut performansının artışı için destekleyici olduğu biliniyor.
Ancak her müzik türünün ve her şarkının da aynı etkiyi yaptığını söylemek doğru olmaz. Zira bazı müzik türleri zaman zaman faydadan çok zarar verdiğini de belirtmek gerek. Örneğin; Hâlihazırda sinirli ve stresli olan kişilerin uzun süre “rock müzik” dinlemeleri agresiflik seviyelerini iyice arttırabilir. Aynı şekilde piyano ve klasik müzik dinleyen aynı durumdaki kişilerin bir nebze daha yatıştıkları da gözlemlenebilir.
Bu anlamda müzik türleri ve dinleme zamanlaması oldukça enteresan sonuçlar doğurabiliyor. Ders çalışırken müzik dinleme için yapılacak “playlist” seçimi de bu sebeplerden ötürü oldukça önem kazanmış durumda. Öncelikle içinde söz olan parçaların, piyano sonatlarına veya enstrümantal klasik müzik eserlerine göre dikkat aralığını daralttığını söylemek mümkün. Bu sebeple özellikle tamamen tekdüze ritimlerle oluşturulmuş sıradan pop şarkıları çocuklarının odaklanma sürelerini ve yoğunluğunu oldukça aşağı seviyelere çekmektedir. Öte yandan, sakin ve sade bir piyano eseri çocuğun rahatlamasını sağlayacak ve dolayısıyla ders çalışırken stres ve telaş yüklü olmasını engelleyecektir. Biliyoruz ki, günümüz çocuklarının kendi içlerindeki en büyük mücadelelerinden birisi de derslerindeki başarıları ile ilgili duydukları kaygı. İşte klasik müzik dinlemek çocukları öncelikle bu kaygılardan ve stresli düşüncelerden uzaklaştıracak sonrasında ise zihinsel fonksiyonlarını ve odaklanma güçlerini arttırarak, akademik anlamda doğrudan etkili olacaktır.
Özellikle piyanonun zihin açıcı bir ilaç niteliğinde etkili olması, klasik müziğin ses aralığının beyin fonksiyonları için tam ideal noktada durması ve bu bestelerin sıradan pop şarkılarına göre çok daha derin bir matematik ile ortaya çıkmış eserler olması dinleyenlerde de bu denli etkili olmalarını sağlamakta.
Özetle, çocukların derslerinde başarılı olmalarının yanında bütün hayatları boyunca doğru kararları hızlı bir şekilde alabilmeleri, stres ve endişelerden uzaklaşmaları ve dahi sağlam bir psikolojiye sahip olmalarını sağlamak için müzikten yardım almak ziyadesiyle gerekli dersek, yanılmış olmayız.