Konya Otizm ve Down Sendromu Yaşam Merkezi, Selçuklu Belediyesi tarafından geçtiğimiz yıllarda yaptırıldı. Merkez, hem şehrin otizm ve down sendromu bulunan bireyler hakkında bilgi sahibi olmasını hem de bu bireylerin ailelerinin motive edilmesini sağlamak için uğraşmaktadır.
Konya Otizm ve Down Sendromu Yaşam Merkezi, Türkiye’nin bu anlamda kurulan ilk merkezi olma özelliği taşımaktadır ve özellikle otizm ve down sendromlu çocukları bulunan ailelerin yaşadığı sıkıntıları hafifletmeyi kendine amaç edinmiştir.
Oldukça büyük bir alan üzerinde kurulan Konya Otizm ve Down Sendromu Yaşam Merkezi, Ulusal Mimarlık Ödülleri bünyesinde En İyi Proje Ödülü’nü almaya da hak kazanmıştır.
Alan içerisinde; bir adet rehabilitasyon merkezi, spor faaliyetlerinin gerçekleştirilebileceği spor bölümleri, hidroterapi görülmesi için bir yüzme havuzu, at ahırı ve at maneji, toprakla zaman geçirebilmeleri için tarım alanları ve ailelerin bilinçlenebilmesi için birkaç tane konferans salounu yer almaktadır.
Merkezin tüm bu çalışmaları sayesinde, bölgedeki otizm ve down sendromlu bireyler için daha yaşanılabilir bir alan yaratılmaktadır. Peki ama nedir bu otizm ve down sendromu?
İlk olarak otizmi inceleyecek olur isek otizm, kişilerin doğdukları andan itibaren sahip oldukları, fakat belirtilerin ilk üç sene içerisinde görüldüğü nörolojik bir bozukluktur. İçerik tanımı olarak; hayat boyunca süren yetersiz gelişim durumu şeklinde açıklanmaktadır.
Otizmli bir birey sosyal ilişkiler kurma konusunda güçlük çeken, diğer kişilerle rahatlıkla iletişim kuramayan bir yapıdadır. Bunun yanında sıklıkla pek çok anlamda takıntılı olarak tanımlanabilecek davranışlar göstermektedirler. Erkek bireylerde daha fazla görülen otizmin görülme sıklığı, her yüz kişiden biri şeklindedir.
Tek başına görülebilecek bir bozukluk olan otizm, aynı zamanda başka bir takım bozukluklarla birlikte de vuku bulabilir. Örneğin; görme, duyma ve öğrenme yetersizliği, zeka geriliği, serebral palsi ya da epilepsi gibi.
Down sendromu ise; hastalık olarak bilinen genel yargının aksine hastalık değil, bir genetik farklılıktır. Bir kromozom anomalisi olan down sendromuna sahip bireylerde, kırk yedi adet kromozom bulunur. Sıradan insanların kırk altı adet kromozomu bulunurken, down sendromlu kişilerin kırk yedi taneye sahip olmasının nedeni, hücrelerde yaşanan bölünme sırasında meydana gelen bir yanlışlık sonucu fazladan bir kromozom oluşuyor olmasıdır.
Konya Otizm ve Down Sendromu Yaşam Merkezi farklılıkları bulunan bu kişilerin mümkün olan en iyi eğitimi alarak, yaşamlarını kolaylaştırmak için çalışmalarını sürdürmektedir.
Mozaik Tip Down Sendromu Nedir?
Down sendromu, kendi içinde üç adet çeşit barındırır.
Bunlardan ilki olan trisomy, genel itibariyle bilinen down sendromu türüdür. Yirmi birinci kromozomda görülen fazlalık dolayısıyla, kromozom sayısının kırk yediye çıkmasıdır. Trisomy, ileri yaşta yapılan doğumlarda çok sık görülür.
İkinci olarak translokasyon türü gelir. Bu türde öne çıkan detay kromozom sayısının fazlalığı değildir, çünkü sıradan her insanda olduğu gibi translokasyon sahibi bir bireyde de kırk altı tane kromozom bulunur. Ancak sıklıkla on beş ve yirmi birinci kromozomlarda fazlalık görülür ve bu durumun kökeni genel olarak ailelerden kaynaklanmaktadır.
Son olarak üçüncü sırada, mozaik tip down sendromu yer almaktadır. Üç tür içerisinde en az görülen moazik tip sendromdur. Bunun sebebi ise kökeninin aileden bağımsız olmasıdır. Tamamiyle bireyin hücresel yapısındaki değişimlerden kaynaklanır. Örneğin; kan hücresinde kırk yedi kromozomu bulunurken, derisinde kırk yedi kromozomun yer alması gibi. Yanlış bölünmenin, döllenme durumunun ileri evrelerinde meydana gelmesinden kaynaklanır.
Down Sendromu Testi Yapan Hastaneler Hangileridir?
Anne ve babalar, hamilelik döneminin ilk gününden itibaren çocuklarının sağlıklı ve güvenli bir hayat sürebilmeleri için ellerinden geleni yapmaya başlarlar. Bu süreçte sürekli olarak doktor kontrolüne giderek, bebeğin gelişimindeki tüm evreleri yakından takip ederler.
Tüm hayatlarını çocuklarının rahat edebileceği şekilde düzenleyen anne ve babalar, hamilelik süreci esnasında bebeklerinin down sendromu olup olmadığını öğrenilmek için ilgili testi yapan hastaneler bularak, gerekli işlemlerin uygulanması yönünde hareket ederler.
Anne karnındaki bebeğin down sendromuna sahip olup olmadığını öğrenebilmek için uygulanan iki tane yöntem vardır. Ultrasyon ve tarama testlerinden oluşan yöntemler sayesinde bebeğin durumu gözlemlenebilir.
Bu iki yöntem arasında tarama testi uygulaması daha çok tercih edilmektedir. Bunun nedeni ise tarama testinin, ultrasyona göre daha net ve doğru sonuçlar ortaya koymasıdır.
Down sendromu testi yapan hastanelerin sayısı ise gün geçtikçe artmaktadır. Özellikle büyük kentlerin hepsinde bu testi yaptırmak mümkündür.
Down Sendromu Engelli Midir?
Down sendromuna sahip bireyler sahip oldukları kromozom sayısındaki farlılık ve bu farklılığın beraberinde getirdiği bir takım fiziksel ve bilişsel özellikler dışında, pek çok alanda diğer herkes gibidir.
Sahip oldukları fiziksel görünüm dolayısıyla genel olarak çok mutluymuş gibi göründükleri için, insanlar bu mutlu görüntü durumunun sürekliliğine inanırlar. Fakat unutulmaması gereken temel nokta, down sendromuna sahip bir birey en az karşı taraf kadar insandır ve dışarıda yaşanan bir durumu algılayıp, buna göre ruhsal ve fiziksel dışavurumlarda bulunabilirler.
Bunun yanında nasıl ki her insan farklı algılayış, düşünüş ve davranış şekillerine sahipse, down sendromlu bir kişi de aynı şekilde farklı yetenek, zeka, kişilik ve karakterlere sahiptir. Sadece sahip oldukları yetenekleri ortaya çıkarabilmek ve kendilerini en iyi ölçüde geliştirebilmek için bir takım terapi ve eğitimlere ihtiyaç duyarlar.
Doğru bir yönlendirme ile olmaz denileni olur hale getiren çok sayıda otizmli birey vardır ve bu bireylerin sayısı her geçen gün biraz daha artmaktadır.
Bu minvalde down sendromu bulunan bireyler engelli midir diye düşünüldüğünde verilecek cevap yalnızca zihinsel engelli oldukları, fakat bunun yanında herhangi bir duygusal veya fiziksel engellerinin bulunmadığı şeklinde olacaktır.
Konya Down Sendromlular Derneği alanında bir ilk!
Down sendromuna sahip kişilerin aileleri tarafından kurulan Konya Down Sendromlular Derneği, ülkenin bu alanda kurulan ilk ve tek sivil toplum kuruluşudur. Konya Down-Der şeklinde kısa isim kullanan dernek, gönüllü katılımcıların da desteği sayesinde çalışmalarını sürdürmektedir.
Kuruluş amaçlarını down sendromu bulunan kişilerin sağlıklı, bağımsız, mutlu, üretim içinde olan ve yaşadıkları toplumdan kopuk bir hayat sürmeden geçirebilen bireyler haline gelmelerinde yardımcı olmak olarak açıklayan dernek faaliyet alanlarını; eğitimsel, sosyal, bilimsel, ekonomik, bilimsel ve sanatsal alanlar olarak belirlemiştir.
Derneğin bugüne kadar gerçekleştirmiş olduğu aktiviteler arasında; şehir turu gezisi, tiyatro katılımı ve 21 Mart Dünya Down Sendromlular Günü etkinliği gibi faaliyetler yer almaktadır.
Bu anlamda Konya Down Sendromlular Derneği, hem kişiler üzerinde hem yakın çevre üzerinde hem de toplumsal düzeyde büyük kitlelere ulaşılarak, down sendromu ve down sendromuna sahip bireyler hakkında yeterli ve doğru bilginin üretilebilmesi açısında da son derece önemli bir dernektir.
Down sendromu hakkında ne kadar çok insan bilinçlenirse, bu sendroma sahip olan bireylerin içerisinde yer aldıkları toplumdaki yaşam standartları da bir o kadar gelişip, değişecektir. Bu minvalde düzenlenen her etkinlik, her toplantı her duyuru, her haber, basın açıklaması ve her bildiri son derece önemlidir.