Emir, benim canım oğlum. Tam 5 yıl bekledikten sonra hayatımıza giren mis kokulu ponçik. Onu kimseye emanet edemediğim için 15 ay çalışmaya ara verdim. Sonrasında tekrar çalışma isteği ve çok iyi tanıdığım bir arkadaşımın ona bakması ile birlikte tekrar iş hayatına dönüş yaptım. 7 ay boyunca her şey o kadar güzel ve olması gerektiği gibi gitti ki, çalışan anne olmanın verdiği psikolojik suçluluk duygusunu hiç yaşamadım. Günümü planladığım ve plana uyduğum için her şey tıkır tıkır işliyordu.
Taa ki eşimin tayini İstanbul’dan Diyarbakır’a çıkana kadar. Diyarbakır hiç görmediğim bilmediğim bir şehir. Biz ne yaparız orada? Ne arkadaş, ne akraba hiç kimse yok. Yarıma ihtiyacım olsa kimi arayacağım? İş ne olacak derken, işten tekrar ayrılma kararı aldım. Çalıştığım firma evden çalışarak da devam edebileceğimi söylediği için sevinçten havalara uçuyordum. Artık Emir’de 23 aylık oldu. Ben de onu kreşe verip işime aynı düzen devam edebilirdim ama hiçbir şey planladığım gibi gitmedi.
İşler Ters Gitmeye Başlıyor
Diyarbakır’a taşındık. Evi yerleştirdikten sonra işe başlamadan Emir’e çok iyi bir kreş bulmam gerekiyordu. Beklentilerimi tam anlamıyla karşılayan bir kreş buldum. Montessorri tekniği ile uyumlu, İngilizce dersleri, at binme, yüzme dersleri. Ne ararsan var kreşte. Bayıldım tabii, hemen başladık oryantasyona ama Emir bir türlü alışamadı. Sürekli ağladı, beni istedi. Bırakıp gitmek şöyle dursun, onun olduğu odanın dışına çıkmama bile izin vermedi. Öğretmenleri ağlayarak alışacağını söyledi. Dediklerini yaptım okulun çevresinde bir kafeye gittim, oturdum. Yarım saat sonra beni aradılar. Emir hiç susmamış, zaman geçtikçe daha şiddetli ağlamaya başlamış. Gittiğimde yavrum ağlamaktan, nefesini tutmaktan mosmor olmuştu. Anne yüreği, onu bırakmadığımı bildiğim halde, ben de onunla birlikte ağlıyordum. Hemen İstanbul’da birlikte çalıştığımız ve tecrübesine çok güvendiğim, Evdekibakıcım aracılığı ile tanıştığım oyun ablamız, Seher’i aradım. Seher bana 1 ay içinde yaptığımız değişikliklerin, Emir’i çok etkilediğini ve onu yeni hayatına adım adım alıştırmam gerektiğini söyledi.
Emir’in Kreş Macerası
Emir çok sıcakkanlı, hiç yabancılık çekmeyen bir çocuk. Girdiği ortama hemen ayak uydurur, kreşte de çok çabuk uyum kurar diye düşünmüştük. Denemelerimiz olumsuz olunca kreş olayını askıya aldık ve güvenilir bakıcı arama sürecimiz böylece başladı. Bulduğum ilk bakıcı burada oturduğum siteden sorduğum birinden tavsiye ile geldi. İlk bir kaç gün çok iyi gidiyordu. Sonrasında ailesi çalışmasını istemediği için gelmeyeceğini söyledi. Dilimin ucuna geldi, “Madem ailen izin vermiyordu, neden başladın?” diyecektim. Sonra boş ver, dedim. Desen ne olur, Emir’e ve bana bir faydası mı olacak? Yeni bir aday daha geldi. O da anneydi, işe çok ihtiyacı vardı, hemen başlattım. 10 aylık bebeği olan bir anne olduğundan tecrübesine güvenerek eşim ile bu duruma sıcak baktık. Benim çocuğuma da kendi çocuğu gibi bakar diye düşündüm. Yanılmışım, şok oldum. Tanımadığım insana güvendim, kandırıldım.
Ortadan Kaybolan Değerli Eşyalar!
İşe başladıktan 2 hafta sonra evde ufak tefek şeyler kaybolmaya başladı. Giderek değerli eşyalarım da kayboldu. Yeni birini bulana kadar hiç belli etmedim ama içim içimi yedi. Düşünsenize evinize birini alıyorsunuz, canınızı, en kıymetlinizi emanet ediyorsunuz ama o küçücük şeylere bile tenezzül eden biri çıkıyor. Bu hem aptal yerine konulmak, hem de çok ürkütücü. Bir kaç gün daha ona sabretmek zorunda olmak, beni daha çok üzdü, gitgide gerildim. Allahım, ben çocuğumu nasıl böyle birine emanet ediyordum. Tüm bunlar olurken işim de haliyle yolunda gitmiyordu. Çünkü aklım hep Emir’de. Patronuma çalışma kalitemdeki düşüşü fark ediyordu. Dikkatimi işime veremiyordum. Bu seferde evde çalışma gibi bir nimeti kaybedeceğimin stresi başladı.
Son Bir Deneme…
Tavsiyelerden ders almadım belli ki, yine birini daha tavsiye ile buldum. Bu arada tavsiye edenleri de çok iyi tanımıyordum, hatta hiç tanımıyordum. Yeni bakıcıyla başladık. 2 hafta boyunca her şey yolundaymış gibi görünüyordu. Ben arada dışarı çıkmak zorunda kalıyordum ve Emir evde bakıcı ile yalnız kalıyordu. Bir gün, ben evden çıktığımda eşim tesadüfen erken gelmişti. Geldiğinde evin girişinde yabancı bir erkek ile karşılaşmış. Bakıcı akrabası olduğunu söylemiş. Bu durum, bizi kuşkulandırdığı için site güvenlik kamera kayıtlarına baktık, durum tahmin ettiğimiz gibiydi. Bu olay beni kahretti. Ben kariyerim diye, çocuğuma daha iyi bir gelecek olsun diye çalışırken aslında ona ne büyük kötülük yapmışım. Yanlış anlamayın, yaptığım kötülük çalışmam değildi, bilinçsizce eve yabancı birini almam ve canımı, göz bebeğimi ona emanet etmem. 1 ay bakıcı almadan çalışmaya zorladım kendimi ama maalesef olmadı. Artık işi uzmanına bırakmam gerektiğini nihayet anladım:)
EvdekiBakıcım aracılığı ile bir bakıcımız başladı. 2 ay oldu ve şeytan kulağına kurşun diyelim. 🙂 Her şey çok yolunda. Emir çok alıştı. Evimi de oğlumu da gönül rahatlığı ile bırakıyorum.
Güvenilir Bakıcı İçin Devreye Tüm Uzmanlığı İle Evdekibakıcım Giriyor
EvdekiBakıcım aracılığı ile bir bakıcımız başladı. 2 ay oldu ve şeytan kulağına kurşun diyelim:) Her şey çok yolunda. Emir çok alıştı. Evimi de, oğlumu da gönül rahatlığı ile bırakıyorum.
Anladım ki güvenilir bakıcı ararken dikkat edilmesi gerekenleri anne olarak evet çok iyi biliyoruz ama profesyonel olarak mülakat yapamıyoruz. Bunca yaşadığım tecrübeden sonra anladım ki bakıcı bulurken sadece referans, eğitim belgeleri ve adli sicil kaydı kontrolü değil, profesyonel olarak sizin muhatabınız olacak bir kurum inanılmaz derecede önemli. Evdekibakıcım resmen olaya el koydu. Soruna dokunan sihirli bir değnek gibiydi. Benim yaşadığımı yaşayan binlerce kadının tecrübesini toplayın, üzerine çocuk bakıcısı mülakatlarını, bakıcıyla yapılan anlaşmaları, diğer ek hizmetleri koyun. Üstüne de Evdekibakıcım yazın.
Bu nasıl oldu, bu işi nasıl çözdüler? EvdekiBakıcım benimle bir liste üzerinden geçerek aşağıdaki soruları görüşmemizde bakıcıya sormamızı sağladı. Sizin de bakıcı adayına mutlaka sormanız gereken sorular:
- Bakıcının ailesi çalışmasına izin verdi mi?
- Referans ve sabıka kaydı kontrolü yapıldı mı?
- Bakıcı ile tüm şartlar ağırlaştırılarak konuşuldu mu?
- Aile ile tüm şartlar üzerinde mutabık kalındı mı?
- Bakıcının evinden ailenin evine ulaşım kontrolü yapıldı mı?
- Adayın çalışma saatleri
- Tecrübeleri nedir?
- Lokasyon bilgisi
- Sigara kullanıyor mu?
- Minimum ücret beklentisi
- Yıllık izinleri
- Dönemsel iş yapıyor mu? (Fındık ve pamuk toplama gibi)
- Eşinden veya karara karşı çıkabilecek herhangi bir yakını ile tüm detayları görüştü mü?
- Yabancı uyruklu ise memlekete hangi sıklıkla gidiyor?
- Yabancı uyruklu ise oturma izni ne zamana kadar?
Bakıcı sizinle çalışırken o da mutlu olmalı. Bu nedenle de tüm beklentiler karşılıklı konuşulmalı. İletişim güvenilir çocuk bakıcısı bulmak konusunda çok önemli bir konu. Ben hepsini en iyi şekilde profesyonelce yaparım diyen annenin önünde şapkamı çıkarıyorum ama benim gibi zor durumda olup da acil bakıcı bulması gerekenlerin mutlaka profesyonel insanlar ile çalışması gerekiyor.