Erken dönem eğitimi olarak da anılan okul öncesi eğitim, özellikle 3 ila 6 yaş arasındaki çocukların bedensel ve zihinsel gelişimlerini desteklemek amacıyla uygulanan profesyonel eğitim öğretim faaliyetleri olarak tanımlanır. Etkinlik odaklı yaklaşımlarla çocukların soyut düşünce kabiliyetlerini geliştirmeyi hedefleyen okul öncesi eğitim programları, aynı zamanda onları yaratıcılıklarını ortaya çıkarmaya ve problem çözmeye teşvik eder.
Erken dönem eğitimi kapsamında motivasyon, öncelikli olarak öğrencinin karşılıklı eğitim sürecine daha kolay bir şekilde adapte olabilmesi adına önemlidir. Özellikle ilköğretim öncesi eğitim sürecinde ilk defa akranları ile bir araya gelme imkânı bulan öğrenci, sosyal becerilerini geliştirmek ve onlarla iş birliği yapabilmek için teşvike ihtiyaç duyar. Bu doğrultuda ebeveynlerinden ya da öğretmenlerinden gelecek doğru motivasyon ile öğrenci, eğitim ortamındaki sosyal çevrenin aktif bir katılımcısı olur ve bu sayede karşılıklı etkileşim için de uygun bir konuma gelir.
Uygulanacak olan okul öncesi eğitim programında öğrencinin motivasyonunun sağlanması, öğrencinin eğitim süresince aktif olarak rol alabilmesi açısından önemlidir. Bu bağlamda okul öncesi eğitim programları kapsamında öğrencinin motivasyonunu yükseltmek adına çeşitli yöntemler uygulanabilmektedir. Bu yazımızda çocuğunu okul öncesi eğitim programlarına kayıt ettirmeyi düşünen ebeveynler için okul öncesi eğitim sürecinde öğrenci motivasyonunu sağlamanın önemi başlıklı konuya değineceğiz.
Dönem Sonlarında Karne Hediyesi Motivasyon Yükseltmek İçin İdeal
Erken dönem eğitim sürecinde öğrencinin motivasyonunu yükseltmek için en ideal yollardan biri, öncelikli öğrenciyi ödüllendirmekten geçer. Bu bağlamda dönem sonların öğrenciye alınacak olan karne hediyesi, öğrencinin sonraki
eğitim dönemi için motivasyonunu yükseltecek ve eğitim programı kapsamında daha kararlı olmasına olanak verecektir. Aynı şekilde öğrenciye alınacak olan karne hediyesi, öğrencinin dönem boyunca sarf ettiği çabayı pekiştirecek dolayısıyla eğitim konusunda daha kararlı olmasına yol açacaktır.
Tüm bunların yanı sıra karne hediyesi, okul öncesi eğitim kapsamında çocuğunuz için koyduğunuz eğitim hedefleri konusunda daha istekli davranmasını sağlayacaktır. Karne hediyesi gibi ödüllendirmeler sayesinde erken dönem eğitimi süresince öğrenci, görev ve sorumluluklarının farkına varacak ve onları daha fazla ciddiye alacaktır. Karne hediyesi gibi uygulamalar, aynı şekilde öğrencinin eğitim sürecini daha kolay benimsemesine de olanak verir. Eğitim sürecini benimseyen öğrenci, uygulanan eğitim ve öğretim programları süresince daha aktif bir katılımcı olacak dolayısıyla belirlenen hedeflere ulaşmak adına daha fazla gayret gösterecektir.
Erken dönem eğitim programında katılımcı olan öğrencilere ebeveynler tarafından verilecek karne hediyesi gibi ödüller, onları başarmışlık hissiyatı yaşatmak için de önemlidir. Başarı hissiyatı, özellikle 3 ila 6 yaş aralığındaki çocuklarda karakter ve öz saygı gelişimi açısından kritik önem arz eder. Başarı hissiyatını deneyimleyen çocuk, belirlediği hedefler konusunda daha gerçekçi tutumlar benimser ve onlara ulaşabilmek adına daha kararlı bir ruh hali içerisinde bulunur. Aynı şekilde başarı hissiyatı, çocuğun eğitim hayatından profesyonel hayatına kadar uzanan geniş bir yaşam döngüsünde özgüveni yüksek bir birey olmasında da büyük önem taşır.
Soyut ve Somut Kavramlar Oyunlaştırma ile Öğretilir
Erken dönem eğitimi kapsamında motivasyonun sağlanması karne hediyesi gibi önemli olan bir diğer nokta, oyunlaştırma ve benzeri uygulamalarla somut kavramlar ve benzeri olguların öğretilmesi olacaktır. Oyunlaştırma gibi uygulamalar sayesinde erken dönem eğitim süreci daha eğlenceli bir hale gelir ve öğrenci sürece daha aktif bir şekilde katılır. Kavramlar ve nesnelerin öğretilmesi gibi konularda, çeşitli kelime oyunlarından da faydalanılabilir: Bu doğrultuda öğrencinin kavramlar ve nesneler arasındaki bağlantıyı çok daha kolay öğreneceklerini söylemek yanlış olmayacaktır.
Öğrencilerin kavramlar ve renkleri öğrenme sürecinde öğrencinin motivasyonunu yükseltecek olan bir diğer yaklaşım, ilişkilendirme olacaktır. Bahsi geçen ilişkilendirme özellikle nesneler ve kavramları eşleştirerek anlamlı bütünler oluşturulmasını ifade eder. Bu gibi oyun ve uygulamalar sayesinde öğrenci kavramlarla diğer nesneler arasındaki ilişkiyi daha kolay bir şekilde kavrayabilir. Aynı şekilde bu gibi oyun ve uygulamalarla motivasyonu yükselecek olan öğrenci eğitim sürecinde daha aktif bir şekilde rol alır.
Tüm bunların yanı sıra kavramlar ve olguların öğretilmesi, öğrencilerin motivasyonunu yükseltecek etkinlik odaklı yaklaşımlarla daha kolay öğretilir. Bu bağlamda, özellikle öğrenciyi kavramlar ve olgular konusundaki eğlenceli oyunlar ile eğitmek son derece verimli sonuçlar verecektir. Aynı şekilde nesneler, kavramlar ve olgular ile ilişki kurabilmeyi öğrenen öğrenci soyut düşünce kabiliyetini geliştirerek olaylara farklı açılardan bakabilmeyi de öğrenir. Kavramlar ve benzeri olguların öğretilmesi aşamasında uygulanacak olan yaratıcı metotlar sayesinde öğrenci, ufkunu genişleterek olay ve olgular arasındaki ilişkiyi kurma becerisi de geliştirir. Bu sayede kavramlar ve olguları daha kolay bir şekilde öğrenebilme imkanına sahip olur.
Gözlem ve Deneyler ile Uygulama Odaklı Öğretim Yaklaşımını Kullanın
İlköğretim öncesi eğitim sürecinde öğrencilerin derslere daha aktif bir şekilde katılımını sağlamak ve onları motive etmek için tercih edilecek bir diğer metot gözlem ve deneyler olacaktır. Gözlem ve deneyler gibi uygulamalar sayesinde öğrenci, doğa olaylarını, nesneler arasındaki ilişkiyi daha uygulanabilir bir şekilde gözlemleme ve deneyimleme imkânı elde eder. Aynı şekilde gözlem ve deneyler gibi uygulamalar sayesinde, öğrenci deneme yanılma yöntemini de keşfeder. İlköğretim öncesi eğitim sürecinde uygulanacak olan gözlem ve deneyler gibi yaklaşımlar sayesinde öğrenci, öğrendiği şeyin parçası olur. Yaptığı gözlemler sayesinde olay ve olguları daha kolay öğrenir. Doğa olaylarını bilimsellik ilkesi ve neden sonuç ilişkisine dayanarak deneyimleme ve gözlemleme imkânı elde eder.
Tüm bunların yanı sıra eğitim esnasında öğrenciler tarafından uygulanan deneyler, öğrenilen teorik bilginin pratiğe dökülmesine de olanak verir. Bu olanak sayesinde uygulama odaklı bir eğitim deneyimi yaşayan öğrenci, öğrendiklerini gerçek dünyada deneyler vasıtasıyla deneyimleme imkânı elde eder. Aynı şekilde deney ve benzeri uygulamalar sayesinde öğrenci kendini, daha aktif bir konumda bulur. Deney ve benzeri uygulamalar sayesinde öğrenci olay ve olgular hakkında soru sorabilecek konuma gelir. Özet geçmek gerekirse deney ve gözlem benzeri yaklaşımların erken dönem eğitim sürecinde kullanılması, öğrencilerin süreçten daha verimli bir şekilde yararlanmasına olanak verir.
Laboratuvar Etkinlikleri ile Çocuklarınızı Bilimle Tanıştırın
Laboratuvar etkinlikleri gibi deney ve gözleme dayalı olan uygulamalar, özellikle erken eğitim döneminde kullanılan uygulamalardır. Öğrencilerin bilimsel metodu tanımasına olanak veren laboratuvar etkinlikleri, farklı deney, gözlem ve uygulamalar sayesinde çocukların doğayı tanımasına olanak verir. Aynı şekilde laboratuvar etkinlikleri ile öğrenciler, uygulamalı olarak doğadaki ana elementlerin farklı hallerini gözlemleme imkânı da elde ederler.
İlköğretim öncesi eğitim döneminde uygulanan laboratuvar etkinlikleri ile öğrenciler öğrenme sürecini daha esnek ve daha yaratıcı hale getirirler. Laboratuvar etkinlikleri esnasında öğrenciler kullanılan araç ve gereçleri tanıyarak görev sorumluluğu ve bilincine sahip olurlar. Bu noktada öğrenmeyi ve eğitimi eğlenceli hale getiren laboratuvar etkinlikleri sayesinde çocuklar, katılımcısı oldukları etkinliklerde aktif bir şekilde rol almayı öğrenirler. Aynı şekilde bu gibi etkinlikler sayesinde bilimle tanışan öğrenciler rasyonel ve akılcı düşünceyle de tanışmış olurlar. Yine aynı şekilde laboratuvar etkinlikleri gibi uygulamalar sayesinde öğrenciler, olaylar arkasında bilimsel bir gerekçe aramaya ve olayları rasyonel gerekçelerle temellendirmeye odaklanırlar.