Vücudumuzdaki en karmaşık organlardan bir tanesi dildir. Tat alma duyusunun ötesinde, iletişim kurmada da önemli bir yere sahiptir. Eğer dil olmasaydı, medeniyet ve gelişimde olmazdı. İnsanlar birbirlerini anlayamaz ve sosyalleşme denilen durum meydana gelmezdi. Down sendromu dil terapisi, sendroma sahip olan kişilerin, birbirleriyle ve toplumun diğer kesimleriyle iletişim kurması için gereklidir.
İnsanın düzgün bir şekilde konuşması ve doğru bir iletişim sağlayabilmesi için 100 tane kasının bir arada ve koordineli bir şekilde çalışması gerekiyor. Bu kaslardan bir tanesinin bile doğru çalışmaması, iletişimi etkiliyor.
Bebekler doğduklarında dil becerilerini; yutmak, çiğnemek ve emme yolu ile geliştirirler. Daha sonra bu eylemler konuşma becerisine dönüşür.
Down sendromuna sahip olan bebeklerde ise bu saydığımız işlevler, daha uzun bir sürede gerçekleşir. Kas tonuları zayıf olduğu için de yürüme ve emekleme de daha uzun zaman alır.
Ancak sendroma sahip olan kişilerde yüz mimikleri ve yüz ifadeleri etkili bir şekilde kullanılır. Yalnızca bu yeteneklerini geliştirecek uygulamalara ve kişilere ihtiyaçları vardır. Yani bir anlamda kendi başlarına öğrenemezler.
Genelde 2.5 yaşından sonra gelişen konuşma yeteneklerinin, dil uzmanları yardımı ile geliştirilmesi gerekir.
Bu kapsamda yapılan araştırmalarda, belirli bir sisteme sahip olan dil terapileri geliştirilmiştir. Konuşma uzmanları tarafından verilen eğitimin, doğum yıllarında başlaması gerekir. Bazı aileler, terapi yöntemlerini kendileri uygulamak ister. Ancak başarılı olamazlar. Bunun bir süreç olduğunu ve işin uzmanları tarafından yapılması gerektiğini unutmamak gerekir.
Dil Terapisi Nasıl Yapılır?
Mümkün olan en kısa sürede sendromlu çocuğun konuşması amaçlanır. Öncelikle işaret dilinden yararlanılır. Konuşma uzmanları down sendromlu çocukların daha iyi iletişim kurabilmesi için bazı yöntemleri uygularlar.
Genel olarak dil terapisi kuralları aynı olsa da, uzmanlar arasında değişebilen yöntemler olabilir.
Sendromlu çocukların 5 ya da 6 yaşlarına kadar konuşmaya başlamaları amaçlanır. En azından ortalama olarak 450 kelime civarı öğrenmiş olmaları ve bu cümleler ile konuşmaya başlamaları gerekir.
Sendromlu çocuklar, görsele karşı oldukça duyarlıdırlar. Konuşma becerilerinin gelişmesinde görsel materyaller sıklıkla kullanılır. Görsel olarak verilen eğitim, dil terapisinin bir parçasıdır. Harfleri sembolize eden görsel kartların kullanımı oldukça etkilidir.
Şöyle bir soru akla gelebilir “diğer çocuklar işitsel olarak öğrenebiliyorken, down sendromlu çocuklar neden görsel olarak eğitime muhtaçtırlar?” bu sorunun cevabı oldukça basittir. Sendroma sahip olan çocukların işitme ile ilgili problem yaşamaları sıklıkla karşılaşılan durumlardandır.
Normal insanlarda kulak iltihabına bağlı olarak gerçekleşen, duyma bozuklukları, nadir olarak görülen bir şeydir. Ancak bu durum sendroma sahip olanlarda sıklıkla görülebilir. Her sene kulak kontrolü yaptırsanız bile bu durumu anlamayabilirsiniz.
Konuşma uzmanları tarafından yapılan dil terapisi çalışmaları, ödevleri de içerir. Verilen ödevleri, sendromlu çocuklar ile birlikte, bütün aile üyelerinin uygulaması gerekir. Bu çocuğu cesaretlendirecek ve daha çabuk öğrenmesini sağlayacaktır.
Bir diğer yöntem ise ses oyunlarıdır. İlginç sesler ile öğretilmesi istenen nesnelere dikkat çektirilebilir. Bu şekilde de down sendromlu çocuklar, konuşmayı ve iletişim sağlamayı daha çabuk öğrenebileceklerdir.
Down Sendromu Dil Egzersizleri Nelerdir?
Ağız motor egzersizleri diye de bilinmektedir. Özellikle bebeklik döneminde yapılacak down sendromu dil egzersizleri ile konuşma yeteneğinin temelleri atılabilir.
Emme kavramının bebeğe öğretilmesi gerekir. Bebeklerde bu hareket zor öğretilebilir. Çocukluk döneminde ise bir kamış yardımı ile emme hareketi öğretilebilir.
Derin bir nefes alıp üflediğinizde, ciğerleriniz oksijenle dolar ve içerideki pis hava dışarıya çıkar. Bu faydasının yanı sıra, dil ve buna bağlı kasları da çalıştırmış olursunuz. İşte bu mantıktan yola çıkarak, konuşma becerisinin sağlanmasında da üfleme hareketinin kullanılması yararlı olacaktır.
Dil terapistleri, down sendromlu çocuklara yönelik olarak uyguladıkları bu hareketleri gözlemlerler ve çıkan sonuca göre, farklı yöntemleri de uygulayabilirler.
Terapistlerin uyguladığı yöntemlerden bir tanesi de, çiğneme hareketidir. Çiğneme hareketinde, dil aşağı yukarı ve yukarıdan aşağıya doğru dairesel bir hareket oluşturur.
Dil çıkarmak için kullanılan alıştırmalar da, bir diğer terapi yöntemleri arasında yer alır. Lolipop ile yapılan alıştırmalar, belki de en etkili olanıdır. Lolipop emildiğinde, dil çok farklı yönlerde çalışır.
Dudak hareketlerinin taklit edilmesi amacıyla, down sendromlu çocuklara yönelik olarak, terapistin yaptığı bazı hareketler ve mimikler bulunur.
Dondurma, reçel ve bal gibi yiyecekler ile terapistler alıştırma yaparlar.
Bunların yanı sıra; öpme sesleri, ağız şapırdatma çalışmaları, ağız kapatma ve açma alıştırmaları da, dil terapisi içerisinde yer alan alıştırmalardır.
Down Sendromu Dil Yapısı Nasıldır?
Fiziksel olarak sarkık ve yanlara yayılmış bir dil yapısına sahiptirler. Down sendromu dil yapısı psikolojik olarak, gelişmeye müsaittir, ancak özel terapi yöntemlerinin uygulanması gerekir. Doğumdan itibaren başlayacak bu çalışmalar, tam anlamı ile iletişim sağlayıncaya kadar devam etmelidir.
Down Sendromu Dil Gelişimi
Dil gelişimi doğumdan itibaren başlamaktadır ve 6 yaşına gelindiğinde belirli bir ilerleme kaydedilmesi gerekir. En azından bu yaşlarda 500 ve üzeri kelime öğrenilmiş olması ve bu kelimeler ile birlikte cümle kuruluyor olması gerekir.
Down sendormu dil gelişimi, görsel ve işitsel materyallerin kullanılması ile birlikte sağlanır. Bu kapsamda, terapi uzmanları tarafından kullanılan tekniklerin de önemi büyüktür. Ailenin de çocuklarına bu konuda destek sağlaması gerekmektedir.
Böylelikle daha çabuk öğrenme ve etkili bir iletişim sağlanabilir. Unutmayın ki, down sendromu olan çocukların öğrenme kapasitesi, normal olan çocuklara oranla daha azdır.
Down Sendromu Eğitimi Nasıl Olmalı?
Nasıl ki özel yeteneğe sahip olan çocuklar, özel eğitim merkezlerinde eğitim görmelidir, down sendromlu çocuklar için de aynı durum geçerlidir. Süper zekaya sahip olan çocukların, normal eğitim veren kurumlarda, eğitim görmeleri, onların kapasitelerini geliştirememelerine neden olur ve zamanla zekaları körelir.
Down sendromu eğitimi nasıl olmalı sorusuna verilecek cevap da aynıdır. Normal insanlardan daha düşük zeka seviyesine sahip olduklarından dolayı, özel eğitime tabi tutulmaları gerekir.
Down sendromu dil terapisi başta olmak üzere, hayata adapte olmaları adına özel okullarda eğitim görmeleri faydalı olacaktır.
Sendroma sahip olan çocukların özel eğitim almaları adına, birçok dernek ve eğitim kurumu faaliyet göstermektedir.
Yalnızca ülkemizde değil, dünya genelinde de hiçbir down sendromlu çocuk, normal bir okula gitmemektedir.
Normal okullarda olmayan, uzmanlar ve terapistler, bu tür eğitim kurumlarında görev yapmaktadırlar. Ayrıca eğitim programı da normal okullardakinden oldukça farklıdır.
Eğitimde ailenin de rolü büyüktür. Ailelerin bu durumu kabullenmeleri ve eğitim konusunda yardım almaları gerekmektedir. Bu konuda danışmanlık hizmeti veren dernekler ve eğitim kurumlarından yardım almaları, yararlı olacaktır.
Down sendromlulara verilen eğitimlerde, öncelikle dilin gelişimi ve konuşma yeteneğinin gelişmesi sağlanır. Daha sonrasında iletişim konusu öğretilir. Topluma adapte olmaları adına, normal insanlarla nasıl iletişim kurulacağı öğretilir.
Normal insanların aksine, down sendromlu bireyler, neşeli ve içten bir yapıya sahiptirler. Bu özellikleri nedeniyle, normal insanların zamanla gelişen ve karmaşıklaşan iletişim davranışlarını anlamayabilirler.
Bir ihtimalde onların bu içten davranışları, birçok kişi tarafından suiistimal edilebilir. Bu gibi durumların önüne geçmek adına, daima desteğe ihtiyaçları vardır.